İsrail ordusu, halkı uyararak güvenli alanlarda kalmaları gerektiğini vurguladı. İran'ın gerçekleştirdiği saldırı sonrası bölgedeki gerginlik tırmanırken, hava sahalarının kapatılması ve Amerika Birleşik Devletleri’nin savunmaya müdahil olduğu haberleri gündeme oturdu.

Tel Aviv’de Sirenler Yankılandı, Halk Güvenli Alanlara Yönlendirildi


İsrail ordusu, İran’dan gelen füze saldırısının ülkenin çeşitli noktalarında sirenlerin çalmasına sebep olduğunu bildirdi. Özellikle Tel Aviv’de sirenlerin yoğun olarak duyulduğu, halkın panik halinde güvenli alanlara yönlendirildiği belirtildi. İsraillilere gönderilen mesajlarda, saldırının devam etme ihtimaline karşı uyarıların dikkate alınması ve korunaklı alanlarda kalmaları gerektiği vurgulandı. İsrail Ordu Radyosu'ndan yapılan açıklamaya göre, İran’dan yaklaşık 500 füze fırlatıldı.

İsrail basını, füze saldırısının boyutunu geniş çapta haberleştirirken, İsrail Savunma Bakanlığı'nın olası bir misilleme hazırlığında olduğunu aktardı. İsrail ordusu, hava sahasının kapatıldığını ve saldırılar devam ederken savunma mekanizmalarının aktif hale getirildiğini duyurdu. Yetkililer, saldırılar sonucu oluşabilecek can kaybı ya da hasar konusunda henüz bir açıklama yapmadı.

İran Devrim Muhafızları Saldırıyı Üstlendi


İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından yapılan açıklamada, İsrail'e karşı geniş çaplı bir füze saldırısının başlatıldığı doğrulandı. İranlı yetkililer, onlarca füzenin fırlatıldığını ve İsrail'in herhangi bir misilleme girişiminde bulunması durumunda daha fazla saldırının gerçekleşeceğini bildirdi. İran'ın Birleşmiş Milletler temsilcisi de saldırıyı savunarak, "İsrail'e yönelik bu saldırı yasal, rasyonel ve meşrudur" ifadesini kullandı.

İran’ın dini lideri Ali Hamaney’in, İsrail’in olası bir karşı saldırısına karşı güvenli bir yere tahliye edildiği öğrenildi. Bu gelişme, bölgedeki tansiyonun daha da yükselebileceğini gösteriyor. İran medyasında, saldırının devam edebileceği ve İran’ın bu konuda kararlı olduğu mesajları yer alıyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nden Müdahale: İsrail’in Savunmasına Destek


Öte yandan, ABD’nin de bu çatışmaya dolaylı yoldan müdahil olduğu iddia ediliyor. İsrail’in savunmasına ilk desteğin Amerika'nın Irak’taki üslerinden geldiği öne sürüldü. İddialara göre, İran’ın bazı füzeleri, ABD'nin Irak'taki üslerinden gönderilen savunma sistemleri tarafından engellendi. Ayrıca, Amerika'nın Ürdün'deki savunma üslerinin de aktif hale getirilerek İsrail’i savunma çabalarına katkıda bulunduğu ifade edildi.

Irak ve Ürdün yönetimleri, bölgedeki hava sahalarının kapatıldığını duyurdu. Irak Ulaştırma Bakanı Rezzak es-Sadavi, ülkenin hava sahasının geçici olarak kapatıldığını ve tüm uçuşların güvenlik gerekçesiyle durdurulduğunu açıkladı. Sadavi, bu adımın hem Irak hem de bölgedeki uçuşların güvenliğini sağlamak amacıyla alındığını belirtti.

İsrail’den Sert Tepki: "İran Rejimi Bedelini Ödeyecek"


İsrail hükümetinden de saldırıya karşı sert tepkiler geldi. İsrail Kültür ve Spor Bakanı Miki Zohar, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İran'ın İsrail'e düzenlediği füze saldırısını "büyük bir hata" olarak nitelendirdi. Zohar, İranlı liderlerin yanlış bir karar aldığını ve bu saldırının İran rejiminin sonunu getireceğini ileri sürdü.

Zohar’ın açıklamaları, İsrail'in İran’a karşı olası bir askeri müdahale hazırlığında olduğunu işaret ediyor. Uzmanlar, bu sert söylemlerin önümüzdeki günlerde bölgede daha büyük bir çatışmanın habercisi olabileceğini belirtiyor.

Gerginlik Tırmanıyor: Bölgedeki Durum Ne Olacak?


İran’ın İsrail’e yönelik füze saldırısı, Orta Doğu'da halihazırda kırılgan olan güvenlik dengelerini daha da sarstı. Her iki tarafın da misilleme tehdidi altında olması, bölgedeki gerginliği tırmandırıyor. İsrail ordusu, halkını korumak için hazırlıklarını sürdürürken, İran’ın da yeni bir saldırıya hazırlandığı iddia ediliyor. Bölgedeki uluslararası aktörlerin nasıl bir tavır alacağı ise merak konusu.

Netanyahu'dan Lübnan'a Sert Uyarı: "Evlerinizi Terk Edin" Netanyahu'dan Lübnan'a Sert Uyarı: "Evlerinizi Terk Edin"

Bu gelişmeler, önümüzdeki günlerde Orta Doğu’da daha büyük çaplı çatışmaların yaşanabileceği endişesini doğuruyor. Uluslararası toplum, taraflara itidal çağrısı yaparken, hem İran hem de İsrail’den gelen sert açıklamalar, diplomatik çözüm ihtimalini zayıflatıyor.