Törende silahlarını teslim eden grup, dünya ve Türkiye basını önünde sembolik bir şekilde silahlarını yere bırakarak, yıllardır süren çatışma döneminin sona erdiğine dair güçlü bir mesaj verdi. Bu gelişmenin hemen ardından Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), kapsamlı bir yazılı açıklama yaparak süreci tarihi bir eşik olarak değerlendirdi ve barış çağrısını yineledi.
“Yeni Bir Dönem Başlıyor”
DEM Parti'nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Orta Doğu ve Türkiye’nin yüzyıllık tarihinde dönüm noktalarından biri bugün yaşanıyor. İmralı’dan 26 yıl sonra gelen görüntülü barış çağrısı, bu toprakların kadim ruhuna seslenişin en güçlü ifadesidir.”
Parti, PKK’nin silah bırakma kararını yalnızca Kürt sorununun çözümü açısından değil, Türkiye’nin tüm toplumsal sorunlarının demokratik yöntemlerle çözümü açısından da önemli bir adım olarak değerlendirdi.
DEM Parti sözcüleri, bu sürecin “demokratik, adil, eşit ve özgür yaşama davet” olduğunu vurgularken, barışın kazanımlarını koruma ve büyütme kararlılıklarını da yineledi.
“Kazanan Halklar Olacak”
Açıklamada, “Kazanan halklar olacaktır. Kazanan eşitlik, demokrasi ve barış olacaktır. Bu süreci onurla, sabırla, inatla savunacağız,” denildi. Parti yöneticileri, bu tarihi sürecin Türkiye'nin batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine kadar her yurttaşın ortak kazanımı olduğunu belirtti.
DEM Parti ayrıca, barış ve demokratik siyasetin geliştirilmesi için anayasal ve yasal düzenlemelerin yapılmasının gerekliliğine dikkat çekti:
“Şimdi hep birlikte demokratik siyaseti ve hukuki düzenlemeleri yaparak geleceğin demokratik Türkiye’si için adım atma zamanıdır, demokratik siyaset mücadelesini büyütme zamanıdır.”
İmralı’dan 26 Yıl Sonra Gelen Barış Çağrısı
DEM Parti’nin açıklamasında en dikkat çekici detaylardan biri, İmralı Cezaevi'nden gelen ve 26 yıl aradan sonra ilk kez görüntülü yapılan barış çağrısı oldu. Parti yetkilileri, bu çağrının Kürt sorununun çözümü ve Türkiye'nin demokratik dönüşümü için güçlü bir başlangıç olduğunu ifade etti.
Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nun girişimiyle organize edilen silah bırakma töreni, sadece Türkiye’de değil, Orta Doğu coğrafyasında da barış ve demokratik çözüm umutlarını artırmış durumda.
Siyasi Gözlemcilerden İlk Yorumlar
Siyasi analistler, PKK’nin bu adımını çözüm sürecinin fiili olarak yeniden başladığının en somut göstergesi olarak değerlendiriyor. Ancak sürecin sürdürülebilirliği için başta hükümet olmak üzere tüm siyasi aktörlerin, toplumsal kesimlerin ve uluslararası paydaşların aktif katkı sağlaması gerektiği vurgulanıyor.
Barış süreci ve PKK’nin silah bırakma kararının Türkiye siyasetinde nasıl bir yankı uyandıracağı, önümüzdeki günlerde netleşecek. Ancak DEM Parti’nin yaptığı açıklamalar, bu süreci sahiplenme ve demokratik siyaseti büyütme konusundaki kararlılığın açık bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Türkiye ve Bölge İçin Yeni Bir Başlangıç
Sonuç olarak 11 Temmuz 2025, Türkiye ve Orta Doğu için yalnızca takvimde bir tarih değil; aynı zamanda yeni bir başlangıcın, barış ve demokratik dönüşümün miladı olarak şimdiden tarih kitaplarına geçiyor.
DEM Parti ve Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nun çağrıları, bu yeni dönemin toplumsal uzlaşı ve ortak geleceğe dayalı bir Türkiye vizyonuna kapı aralamasını umut ediyor.





