Anlaşma, özellikle tartışmalı Karabağ bölgesi üzerindeki ihtilafı ve 2023 Eylül’ünde Azerbaycan’ın gerçekleştirdiği askeri operasyon sonrası oluşan yeni siyasi dengeyi resmîleştiriyor. Taraflar, 1991 Alma-Ata Bildirgesi’ne atıfla birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve sınırlarının dokunulmazlığını tanıma taahhüdünde bulundu.

Bölge Ülkelerinden Karışık Tepkiler

Gürcistan Başbakanı Irakli Kobakhidze, anlaşmayı “Kafkasya’da yeni bir istikrar ve ekonomik kalkınma döneminin başlangıcı” olarak nitelendirdi. Gürcistan muhalefetinden de genel olarak olumlu açıklamalar gelirken, ülkenin bu barış sürecinden ekonomik anlamda yarar sağlayabileceği görüşü ön plana çıktı.

Ancak komşu İran’dan gelen tepki, sürecin önümüzdeki dönemde de tartışmalara açık olacağını gösterdi. İran Dışişleri Bakanlığı, anlaşmanın bir parçası olarak planlanan ve Azerbaycan’ı Nahçıvan üzerinden Ermenistan sınırına bağlaması hedeflenen Zengezur Koridoru’nu “dış müdahale riski” taşıdığı gerekçesiyle bloke edeceğini açıkladı. Tahran yönetimi, sınırlarına yakın bölgelerde herhangi bir yabancı askeri veya siyasi etkinin ciddi güvenlik riskleri doğurabileceğini savundu.

Küresel Tepkiler ve Diplomatik Mesajlar

Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler (BM) de anlaşmayı memnuniyetle karşıladı. AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada bu anlaşmanın “kalıcı barışın sağlanması açısından kritik bir dönüm noktası” olduğunu belirtti ve anlaşmanın metnine giden süreci özetleyen resmi açıklamanın bağlantısını paylaştı.

BM Genel Sekreterliği’nden yapılan değerlendirmede ise tarafların diplomatik kanalları sonuna kadar kullanarak vardıkları mutabakatın, diğer bölgesel ihtilaflar için de örnek teşkil edebileceği vurgulandı.

Tarihi Arka Plan

Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki gerilim, Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından özellikle Dağlık Karabağ bölgesi üzerinde yoğunlaştı. 1990’ların başından itibaren iki ülke arasında süren çatışmalar, binlerce kişinin hayatını kaybetmesine ve yüz binlerce insanın yerinden edilmesine neden oldu. 2023 Eylül’ünde Azerbaycan, Karabağ’daki Ermeni güçlerine karşı düzenlediği operasyonla bölgedeki kontrolü tamamen sağladı. Bu gelişme, diplomatik çözüm arayışlarını hızlandırdı ve ABD’nin arabuluculuğunda yürütülen müzakereler, nihayet 2025 yazında imzalanan anlaşma ile sonuçlandı.

Önümüzdeki Süreç ve Beklentiler

Anlaşma kapsamında, sınırların net şekilde belirlenmesi, ticaret yollarının açılması ve mültecilerin güvenli dönüşü gibi başlıklar öncelikli hedefler arasında yer alıyor. Ancak İran’ın Zengezur Koridoru’na yönelik itirazı, bu projelerin hayata geçirilmesinde ciddi diplomatik engeller doğurabilir.

Uzmanlara göre, barışın kalıcı olabilmesi için sadece siyasi liderlerin değil, halkların da bu sürece dahil edilmesi gerekiyor. Yerel ekonomik kalkınma projeleri, kültürel değişim programları ve uluslararası yatırım desteği, anlaşmanın başarısını pekiştirecek unsurlar olarak öne çıkıyor.

Barış anlaşmasının uygulanma süreci, önümüzdeki aylarda hem bölgesel dengeleri hem de küresel diplomatik ilişkileri yakından etkileyecek. Washington’da atılan bu tarihi imza, Güney Kafkasya’da yeni bir sayfa açma potansiyeline sahip, ancak bu sayfanın nasıl yazılacağı henüz belli değil.