Bu buluşma, Trump’ın Beyaz Saray’daki ikinci başkanlık döneminde iki liderin yapacağı ilk fiziksel temas olacak. Görüşmenin bu gece geç saatlerde yapılması bekleniyor.
Erdoğan ile Trump, zirvenin oturum aralarında yapılacak özel görüşmede bir dizi önemli küresel ve bölgesel başlığı masaya yatıracak. Görüşmenin, yalnızca iki ülke ilişkileri açısından değil, aynı zamanda dünya genelinde tırmanan krizlerin çözümüne yönelik olası adımlar bakımından da dikkatle takip edilmesi bekleniyor.
Öncelikli Gündem: Ukrayna, Ortadoğu ve İran-İsrail Ateşkesi
İki liderin görüşmesinde öne çıkması beklenen konuların başında, Rusya’nın Ukrayna işgali geliyor. Türkiye, savaşın başından bu yana hem NATO üyesi olarak hem de Karadeniz ülkesi konumuyla diplomatik çözüm arayışlarına arabuluculuk etmişti. Erdoğan’ın bu görüşmede, Moskova ile Batı arasında diyalog kanallarının açık tutulmasının önemini bir kez daha vurgulaması bekleniyor.
Bununla birlikte, Ortadoğu'da son aylarda giderek tırmanan gerginlik ve özellikle İsrail ile İran arasında 13 Haziran'da başlayan ve küresel tedirginliğe yol açan savaş da görüşmenin sıcak başlıklarından biri olacak. İki liderin daha önce bu kriz kapsamında iki kez telefonda görüştüğü, mevcut ateşkesin kalıcı hale getirilmesi ve bölge ülkelerine istikrar çağrısı yapılması yönünde fikir birliğine vardıkları bildirildi.
Terörle Mücadele, Savunma İşbirliği ve İkili İlişkiler
Erdoğan-Trump görüşmesinde ayrıca terörle mücadele, Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeler, NATO içindeki savunma yükümlülükleri ve Türkiye-ABD savunma sanayi işbirliği de gündeme gelecek.
Türkiye’nin özellikle YPG/PKK ile ilgili hassasiyetlerini Trump’a bir kez daha iletmesi ve ABD’nin bu konudaki tutumuna dair yeni beklentileri dile getirmesi bekleniyor.
İki liderin, F-16 tedariki ve savunma teknolojileri transferi gibi ikili işbirliği alanlarında yaşanan teknik tıkanıklıkları aşmak üzere ortak mekanizmalar kurulması konusunu da değerlendirmesi öngörülüyor.
Yeni Dönemde Yeni İlişkiler?
Trump’ın ikinci başkanlık döneminin başlarında özellikle Orta Doğu ve Avrasya politikalarında daha agresif bir çizgi izlediği gözlemlenmişti. Erdoğan ise son dönemde dış politikada dengeleyici bir yaklaşım benimsiyor. Bu çerçevede, iki liderin yeni dönemde ilişkileri daha kurumsal ve stratejik bir zemine oturtma konusunda mutabakata varıp varamayacağı da görüşmenin önemli bir sonucu olarak görülüyor.
2019 yılında Beyaz Saray’da gerçekleştirdikleri ortak basın toplantısından sonra ilk defa yüz yüze bir araya gelecek olan Erdoğan ve Trump’ın, basına kapalı gerçekleşecek bu görüşmeden sonra ortak bir açıklama yapıp yapmayacağı ise henüz netlik kazanmadı.
Ancak diplomatik kaynaklara göre, görüşmenin hem Türkiye-ABD ilişkileri hem de küresel güvenlik ortamı açısından “yeni bir sayfa” açma potansiyeli taşıdığı ifade ediliyor.
