Salı günü ons başına 3 bin 791 doların üzerine çıkarak tarihi zirvesini gören altın, haftanın kalanında sınırlı dalgalanmalarla 3 bin 745 dolar civarında dengelendi. Haftalık bazda yaklaşık yüzde 2 değer kazanan altın, son dönemde neredeyse kesintisiz bir yükseliş trendi izliyor.
Yılın başından bu yana yüzde 43 artış kaydeden altın, yatırımcısına yüksek kazanç sağlamayı sürdürdü. İç piyasada gram altın da tarihi seviyelere ulaşarak 5 bin TL sınırına yerleşti.
Merkez Bankalarının Talebi Arttı
Altındaki yükselişte yalnızca jeopolitik gelişmeler değil, merkez bankalarının alımları da belirleyici rol oynuyor. Son dönemde birçok ülke, rezervlerini çeşitlendirme amacıyla altın stoklarını artırdı. Bu durum, fiyatların daha da desteklenmesine katkı sağladı.
Ayrıca altın destekli ETF varlıklarının 2022’den bu yana en yüksek seviyeye çıkması, piyasada talebin sürdüğünü ve yatırımcıların güvenli liman arayışında altını tercih ettiğini gösteriyor.
Fed’in Adımları Yön Belirliyor
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz politikası da altının yönünde kritik rol oynamaya devam ediyor. Fed’in geçtiğimiz aylarda faiz indirimlerine yeniden başlaması, değerli metalde yukarı yönlü hareketi tetikledi. Faizlerin düşmesi, getirisi olmayan altını yatırımcı açısından daha cazip hale getiriyor.
Bu hafta gözler, Fed’in yakından takip ettiği çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi (PCE) verisinde olacak. Beklentilere göre, Temmuz’daki yüzde 0,3’lük artışın ardından Ağustos’ta yüzde 0,2 seviyesinde bir yükseliş görülecek. Yıllık bazda ise yüzde 2,9 ile sabit kalması bekleniyor. Verinin açıklanması, altının yönü üzerinde doğrudan etkili olabilir.
Goldman Sachs: Yükseliş Devam Edecek
Küresel finans devlerinden Goldman Sachs, altın fiyatlarının yükseliş trendini sürdürmesini beklediklerini açıkladı. Bankanın raporuna göre, jeopolitik riskler, merkez bankalarının alımları ve Fed’in faiz indirim süreci altının uzun vadede güçlü kalmasını sağlayacak temel faktörler arasında.
Yatırımcılar Ne Yapmalı?
Uzmanlar, altının kısa vadede dalgalı bir seyir izleyebileceğini ancak uzun vadeli görünümde güçlü bir yükseliş potansiyeli barındırdığını belirtiyor. Yatırımcıların özellikle Fed’in kararlarını ve ABD enflasyon verilerini dikkatle takip etmesi gerektiği vurgulanıyor.
