Buna göre, hükümet 2026 yılı için ilk altı ayda yüzde 11, ikinci altı ayda yüzde 7, 2027 yılı için ise ilk ve ikinci altı ayda yüzde 4’er zam teklif etti. Ayrıca, memurların taban aylıklarına 1000 lira seyyanen artış yapılması önerisi yinelendi.
Süreç Nasıl İlerledi?
Toplu sözleşme süreci, 28 Temmuz’da yapılan hazırlık toplantısıyla başlamış, Kamu İşveren Heyeti Başkanı Vedat Işıkhan ve Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti Başkanı Ali Yalçın öncülüğünde masaya yatırılmıştı. Cumhurbaşkanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı temsilcilerinin katılımıyla yürütülen teknik görüşmelerde sendikaların sunduğu 1048 teklif, ön müzakere toplantılarında 1107 başlık üzerinden ele alındı.
1-5 Ağustos tarihleri arasında yapılan ön görüşmelerin ardından, 11 hizmet kolunda yürütülen müzakere toplantıları 11 Ağustos itibarıyla tamamlandı. Hükümet ilk resmi teklifini ise 12 Ağustos’ta açıklamıştı. Bu teklifte 2026 yılı için yüzde 10+6, 2027 yılı için yüzde 4+4 oranında zam öngörülmüş, ancak bu oran sendikalar tarafından “yetersiz” bulunmuştu.
Ara Teklif ve Son Nokta
Memurların taleplerini dikkate alan Bakanlık, 15 Ağustos’ta yaptığı açıklamayla taban aylıklara 1000 TL seyyanen artış önerisinde bulundu. Bugün açıklanan son teklifte ise 2026 yılı için zam oranı bir puan artırılarak ilk altı ay için yüzde 11’e, ikinci altı ay için yüzde 7’ye çıkarıldı. Böylece hükümet, ilk teklifine kıyasla sınırlı da olsa iyileştirmeye gitmiş oldu.
Sendikaların Talebi Çok Daha Yüksek
Hükümetin son teklifine rağmen, yetkili konfederasyon Memur-Sen’in beklentisi çok daha yüksek. Sendika, 2026 yılı için kümülatif yüzde 88, 2027 yılı içinse yüzde 46 zam talebinde bulunuyor. Bu nedenle sendika cephesinde son teklifin tatmin edici bulunmadığı belirtiliyor.
Gözler 31 Ağustos’ta
Toplu sözleşme görüşmeleri 31 Ağustos’a kadar devam edecek. Bu tarihe kadar uzlaşma sağlanamazsa devreye Kamu Görevlileri Hakem Kurulu girecek. Kurulun vereceği karar ise taraflar için bağlayıcı olacak.
Ne Olacak?
Memur maaşları, milyonlarca kamu çalışanı ve emekli için doğrudan belirleyici olduğu gibi, özel sektör için de emsal teşkil ediyor. Bu nedenle toplu sözleşme sürecinde alınacak karar, yalnızca memurları değil, tüm Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor.